20100812

...o zaman nasılsın?

İnsanlardan nefret etmiyorum,hayır...
Ama sevdiğimde söylenemez.Ne zaman bir yakınlık içinde olsam kaçmaya,kurtulmaya çabalarım bu durumdan.Başarabildiğim kadarıyla...
Ya beni engellerler çünkü ya da zaman kaybettirirler.Yalnızlığıma düştüğümden beridir, mutluluğum, huzurla bağdaştı...Ve evet acıyla kazanılmış bir mutluluk bu, acıya karşı kazanılmış mutluluk!


Zamanla bir bağım olduğu da söylenemez...Zaman kaygısını atmaya başlayalı daha rahatım.Ne günler, ne saatler artık o kadar da önemli değiller...Günlerden ne, aylardan? 


İnsan'dan uzak kalma çabasıyla bu da yenildi.Zamanı aştım.Yaşlanmak durdurulamaz,bunu aklı olan kimse istemez de zaten.Yaşlanmak doğal,güzel,huzurlu...Aynı zamanda acıya bir adım daha yakındır her zaman...Her dakikanın boğazımda düğümlenip beni boğmasından iyidir bu.Özgürlük tutkusu!


Ve sabahın ilk ışıkları vuruyor...Mutluluk dudaklarımın kenarında.Karanlık odama vuran ilk ışık, korkumu uzaklaştırıyor benden.


Günaydın..

Hiç yorum yok: