20110329

Katilimi Tanıyorum..!!

Selam olsun size, ey ebna-yı adem..!


Özet geçeceğim. Korkmayınız.Elinizi de korkak alıştırmayınız,rahatça sayfanın aşağısına süzülebilirsiniz.


Yakın geçmişten başlayalım, başımızda bir dert var ki sormayın(!)
Kısa notlar, gayet başarısız yazılmış, Türkçe'den bir hayli yoksun mektuplar alıyoruz.İsimsiz...


Bana mükemmel bir isimle hitap etmiş sevgili psikopat, egoist arkadaşımız mektubunda diyor ki ; Öv beni Öv!


Pekala deyip, boyun büktüm söz gelimi bıyık altı gülerken..
Efendim, O muhterem şahıs, o en iyisinin iyisinin iyisinin en iyisi,çok daha iyisi olduğunu iddia eden egoist salak, öyle mükemmeldir ki, bir mektup ardına saklanacak kadar acizdir.


Tanıdığım ve ses çıkarmadığım arkadaş, ki bayağı yakın bana, ne desem sana sahiden bilemiyorum.İyi eğlendik, eyvallah  ellerine sağlık.Sövmediğin, sövmeyi unuttuğun bir yer gözüne çarparsa n'olur bir daha yaz.Mektuplarını hasretle bekliyoruz.


İnsanlar işte, eğlence arayışı, bir türlü bir anlama bürüyemediğim kelimelerimle ben onlardan çok uzakta...Sınav sistemine top oynayarak karşılık veren dostlar, sizi de ayrıca gözlerinizden öpeceğim.


Bunun dışında, yaşıyoruz işte arkadaş..!
Sınavları zerre umursuyorsam ne olayım! Havalar güzel, sevmek güzel, eh hani bende fena sayılmam : ) Şahsi kanaatim odur ki, halamın da desteklediği tek cümleyle, benden adam olmaz.Olmaz tabi ya, ne alaka,durun orada!


Keşke sadece kitaplarınla tek başına yaşayabileceğin bir ada olsa yeryüzünde...Bir de hani şimdiki zamanda değilde, daha öncesinde olsa.Bu çağda yaşamak zoruma gidiyor.Benim gibiler için..Gitsek, yaşasak..Sevgiliyi unutmuyorum elbet, yoksa gece inip hava kararınca nasıl bakılır tek başına parlak yıldızlara, dahası karanlık ağaç dallarının ardındaki gölgeden kimin kolları koruyacak?Kime kahvaltı hazırlama heyecanı yaşayacaksın ki, taze yumurtaları kaynatırken..Daha öncesinde, o yumurtanın rafadan mı, omlet mi olacağını kimle tartışacaksın?..Kimin hırkasına bürüneceksin ki, aşk adına..
Sevmek güzel şeydir..


Tüm bunların içine rahatsızlanmakta tabii olur muydu?... Bilemiyorum.
Aşırı kansızlık sonucu halsizlik, odaklanamama gibi problemler yaşadım bir müddet.İyiyim iyi..!


Eskiyi tamamlama çabasında yeniden eksik kalmamaya çalışıyorum.Anlam vermeye çalışıyorum kelimelerime..Can gelsin, defterimin solgun yüzüne...
Dahada derdim yok.
Hasılı, sessiz sedasız yaşamak-ölmek- istiyorum..


''Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber...''
Öyle ya, güzel...


bu kadar.
iyi geceler.

20110315

ŞvBvS

Yemin ediyorum!
Yazacak şeylerim vardı.Güzel sözlerim vardı aklımın satırlarında.
Lakin, aklım uçtu gitti,uyku oturdu gözlerime..Özlemiş olmasam uğramazdım buralara..

Diyeceklerim arasında şeyh yoluna ayak aşındırmaktan, imgesiz ve şiirsiz kalmaya dek her şey vardı. Gel-gitlerimi nev-bahar'la  atlattığımı da söyleyebilirdim.Kulaklarımın hoş bir sohbete acıktığını ve ancak açlığını yatıştıracak kadar vakitte buna doyduğunu anlatabilirdim.

Normal insanlar gibi belirli bir konuda yoğunlaşabilmek istediğimi, olan biten her şeye güldüğümü,sınava rağmen yoğun dikkat dağınıklığımı, aşırı mutlu oluşumu,ilahi bir emir ile Allah'a ibadet ve karşılığında mutlu kalacağımı, Türkçe'yi daha da dikkatle düzgün kullanmaya çalıştığımı hatta ileri gidip konuşmaları dinlerken anlamını ince bir elekten geçirip cümlenin doğru kurulup kurulmadığını, buna karşın benden çok daha iyi olduğunu bildiğim biri karşısında ağzımın bıçak açmamasını ve konuşmak zorunda olduğum yerlerde hata yapmamı, ve de bambaşka bir konuya atlayarak laleyi çok sevdiğimi söyleyebilirdim mesela...Yok aslında ben, sadece ''merhaba!'' deyip gidecektim...Özlemişim ;)

20110308

Türkcell'le Bağlan Hayataa...!!!



...


Bir kütüphanede ne yapabilirsiniz?


Hatta, boş bulup daldığınız odasını ne sebepten işgal edersiniz?


Hey hey kendinize gelin, size bırakmamalıydım doğru.


Belki de şöyle sormalıydım, acil bir görüşmeniz var işlek caddenin ortasında kaba gürültünün içindesiniz.Bedeninizi sürükleyeceğiniz ilk yer neresi olurdu?


Kitap alabilmek uğruna gittiğim kütüphane de, ilgili memura nefret duymaya başlamak aklıma gelmezdi hiç.Üyeliğimi siliyor tamam, peki, üyeliğimi yeniliyeyim dediğimde zorluk çıkarmanın ne lüzumu var lan, sayın memur?Tenhada yakalayacağım seni.


Artık orayı telefon görüşmelerini en rahat yapabildiğim bir yer olarak kullanıyorum.
İmzalı,mühürlü,yazılı,çizili,müdürden tescilli kartımı yırtıp attığımdan beri...


Bir de, sevgili blog.Seni kapayanların elleri kırılsın.Seni benden koparan minik fikirli zat'ın olmayan fikri kopsun.Oh.


Ben mutluluğuma erişince, sensiz kalmak doğru olmazdı.İyiyim evet.Bayadır...
Düşününce ya da -silkinip kendine gelince- gördüm ki, baya sıkmışım kendimi.Sonra dedim ki, n'oluyo lan..!
Dakika itibariyle danalar gibi saldım kendimi çayıra...Mecazi değil, sahiden.=)
Çok açıldın diyor kafamın içinde bir ses, diğeri otur oturduğun yerde diyor ona.Sonra bu ses -bana daha yakın olduğunu düşünüyorum- '' kalk yaz'' dedi.Hadi ikilemde kalır insan tamam da, benim ki ne oluyor yahu?..Bir yanım fazla kapalı diğer yanımı yadırgıyor, ki o yanımın bi zararı da yok.Ben anlaşılan sözleriyle tertipli olma işini abarttım.Artık böyle yaşıyor olmaya alışmıştım ta ki, günlük hayatta beni anlayabilen insan sayısı, felsefe seven arkadaşlarımdan ibaret kalmaya başlayana dek.Ki benim felsefe sever arkadaşım yoktur.Hiç.1 tek bile, hiç.0 mantıklı bir açıklama değil.Hiç, uygundur.


Gününüz kutlu olsun bayanlar.Günün tadını çıkarın, 8 mart biter bitmez haklarınız, size de saygı duyulması gerçeği unutulacak çünkü.Mutlu olmaya bakın.Öldüresiye sevileceksiniz.